Yargitay-1-Ceza-Dairesi-2013-4874-Esas-2013-7549-Karar-Sayili-Ilami


Kasten öldürmeye teşebbüs – yağma – Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2013/4874 Esas 2013/7549 Karar Sayılı İlamı

Esas No: 2013/4874
Karar No: 2013/7549
Karar Tarihi: 09.12.2013

Kasten öldürmeye teşebbüs – yağma – Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2013/4874 Esas 2013/7549 Karar Sayılı İlamı

Şanlıurfa 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, A.. A.. isimli hükümlünün, mağdur H.. Ç..’ı kasten öldürme suçuna teşebbüsten ceza aldığı belirtiliyor. Ayrıca hükümlünün, mağdurlar Şıh Mehmet Korkmaz ve Erkan Bingöl’ü ayrı ayrı nitelikli yağmadan suçlu bulunduğu ifade ediliyor. Ancak, kararda hükümlü hakkındaki cezalarda birkaç hatanın yapıldığı belirtiliyor. Bunların başında ise 5237 sayılı TCK’nın 35. Maddesi uyarınca indirim yapılırken, 20 yıl hapis cezası belirlenmesinin yanlışlığı gösteriliyor. Ayrıca, mükerrirlere özgü infaz rejimi hükümleri düzenleyen 5237 sayılı TCK’nın 58. Maddesi uygulanamayacağına dikkat çekiliyor. Son olarak, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun bir kararına atıfta bulunularak, hürriyeti bağlayıcı cezaların toplanması gerekliliği hatırlatılıyor. Kararda geçen kanun maddeleri ise şöyle: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7/2, 35, 58, 81. Maddeleri; 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 448, 516/7, 522, 59/2, 81/1-3, 31, 33, 6136 sayılı Kanun’un 13/1, 495/1, 497/2 ve 522. Maddeleri.
1. Ceza Dairesi         2013/4874 E.  ,  2013/7549 K.

    “İçtihat Metni”

    Tebliğname No: 6/B – 2013/14356
    MAHKEMESİ : Şanlıurfa 2. Ağır Ceza Mahkemesi
    TARİHİ ve NO : 19/09/2012, 2012/179 (E) ve 2012/254 (K)
    SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs, yağma

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Hükümlü A.. A.. hakkında mağdur H.. Ç..”ı kasten öldürme suçuna teşebbüsten 765 sayılı TCK’nın 448, 62, 59/2, 81/1, 31, 33, mağdurlar Ş.. M.. K.. ve E..B..”ü ayrı ayrı nitelikli yağmadan TCK”nın 495/1, 497/2, 522, 59, 81/1- 3, 31, 33, 6136 sayılı Kanuna aykırılık ve nitelikli mala zarar vermeden 6136 sayılı Kanun 13/1 ve 765 sayılı TCK”nın 516/7, 522, 59/2, 81/1-3 maddeleri gereğince kurulup, Yargıtay 1. Ceza Dairesince 28.05.1992 tarihinde ONANMAK suretiyle kesinleşen hükümlerden sonra yürürlüğe giren 5252 sayılı TCK’nın Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddesi gereğince yeniden duruşma açılarak verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, hükümlü müdafiinin sübuta vesaireye yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine;
    Ancak;
    A) Hükümlü hakkında mağdur H.. Ç..’ı kasten öldürme suçuna teşebbüsten 5237 sayılı TCK’nın 7/2. Maddesi uyarınca yapılan değerlendirme yapılırken, 5237 sayılı TCK”nın 81. Maddesi uyarınca belirlenen müebbet hapis cezasından, teşebbüs hükümlerini düzenleyen ve müebbet hapis cezasını gerektiren durumlarda 9-15 yıl ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektiren durumlarda ise 13-20 yıl aralığında hapis cezası düzenleyen TCK”nın 35. Maddesi uyarınca indirim yapılması sırasında, uygulama yeri bulunmayan 20 yıl hapis cezası belirlenmesi ve 5237 sayılı TCK’nın 35. Maddesine göre 9-15 yıl aralığında belirlenecek hapis cezasının, 765 sayılı TCK uyarınca belirlenen 16 yıl hapis cezasına göre hükümlü lehine olduğu gözetilmeksizin, yazılı şekilde lehe kanunun belirlenmesinde hataya düşülerek, uyarlama isteminin reddine karar verilmesi;
    B) 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu hükümlerinin lehe olduğunun belirlendiği hallerde, mükerrirlere özgü infaz rejimi hükümleri düzenleyen 5237 sayılı TCK’nın 58. Maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi suretiyle mağdurlar Şıh Mehmet Korkmaz ve Erkan Bingöl’ü yağma suçlarından kurulan hükümlerde tekerrür hükümlerinin uygulanması;
    C) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 17.04.2007 gün ve 2007/1-32-97 sayılı kararı gereğince, Haziran 2005 tarihinden sonra işlenen suçlarda da 765 sayılı TCK’nun 68-77. maddelerindeki ilkelere göre hürriyeti bağlayıcı cezaların toplanmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmemesi;
    Bozmayı gerektirmiş olup, hükümlü ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kısmen resen de temyize tabi bulunan hükümlerin tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, 09.12.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.