Yargitay-1-Ceza-Dairesi-2017-1076-Esas-2017-4022-Karar-Sayili-Ilami


Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2017/1076 Esas 2017/4022 Karar Sayılı İlamı

Esas No: 2017/1076
Karar No: 2017/4022
Karar Tarihi: 16.11.2017

Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2017/1076 Esas 2017/4022 Karar Sayılı İlamı

Adana 9. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından düzenlenen iddianamede, şüphelilerle mağdurlarının yaşayıp yaşamadıklarının araştırılmadığı gerekçesiyle Adana Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenen iddianamenin iadesine karar verilmiş ancak Yargıtay 23. Ceza Dairesi benzer bir olayda bu durumun diplomatik ilişkilerin bulunmadığı şüpheliler hakkında kamu davası açılamaması ve eylemlerinin zamanaşımıyla düşebilmesi sonucunu doğuracağına dikkat çekerek Adana 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 170. ve 174. maddeleri karara gerekçe olarak gösterilmiştir.
1. Ceza Dairesi         2017/1076 E.  ,  2017/4022 K.

    “İçtihat Metni”

    (KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)

    Yağma ve kasten öldürme suçlarından şüpheliler; …, … ve …. haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 08/04/2016 tarihli ve 2014/48497 soruşturma, 2016/8800 esas, 2016/901 sayılı iddianamenin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 170. maddesine uygun bulunmadığından bahisle aynı Kanunun 174. maddesi gereğince iadesine dair Adana 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 20/04/2016 tarihli ve 2016/86 sayılı iddianame değerlendirme kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin Adana 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 02/05/2016 tarihli ve 2016/200 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;
    Dosya kapsamına göre, Adana 9. Ağır Ceza Ceza Mahkemesince tanzim edilen iddianamede, sanıkla … ve …’un, Suriye Devletinde tutuklu bulundukları ve idam edilmelerine ilişkin müştekilere ait muvafakatnamenin dosya içerisinde bulunması nedeniyle, şüphelilerin yaşayıp yaşamadıkları yönünde araştırma yapılmadığı gerekçesiyle Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 08/04/2016 tarihli ve 2014/48497 soruşturma, 2016/8800 esas, 2016/9001 sayılı iddianamenin iadesine karar verilmiş ise de; benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 23. Ceza Dairesinin 28/04/2016 tarihli ve 2016/8273 esas 2016/5452 sayılı ilamında da açıklandığı üzere, komşu ülke Suriye”deki mevcut durum nedeniyle Şam Büyükelçiliğimiz Konsolosluk Şubesinin faaliyetlerinin 22 Mart 2012 günü durdurulması, Şam Büyükelçiliğimizin kapatılmasını takiben Ankara”daki Suriye Büyükelçiliğinin diplomatik statüdeki personelinin de Ülkemizden ayrılmaları, bu nedenle gerek Dışişleri Bakanlığı gerek Halep Başkonsolosluğumuz aracılığı ile Suriye topraklarında konsolosluk koruması ve hizmetleri sunulması imkanlarının oldukça kısıtlı hale gelmesi ve bu çerçevede, Suriye”ye yönelik adli yardımlaşma taleplerine Dışişleri Bakanlığınca yapılacak bildirime kadar ara verilmesi karşısında, somut olayda şüphelilerin resmi kimlik bilgilerinin diplomatik yazışmalarla belirlenemeyeceği, mahkemenin söz konusu bu iddianame iade gerekçesi üzerine belirtilen eksikliğin giderilerek davanın açılmasının hali hazırda olanaksız olduğu, bu durumun Ülkemizde suç işleyen ancak vatandaşı olduğu ülkede bulunan karışıklık/savaş ve benzeri nedenlerle diplomatik ilişkilerin bulunmadığı şüpheliler hakkında kamu davası açılamaması ve eylemlerinin zamanaşımıyla düşebilmesi sonucunu doğuracağı gözetilmeksizin, itirazın bu yönden kabul edilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 08/03/2017 gün ve 94660652-105-01-1132-2017-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Adana 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 02/05/2016 tarihli ve 2016/200 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK”nun 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 16/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.