4. Ceza Dairesi 2017/21986 E. , 2021/1666 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
1-Yerel mahkeme tarafından verilen 26.09.2013 tarihli hükmün, Dairemizin 2014/51285 esas ve 2017/3484 karar sayılı ilamı ile bozulması üzerine yapılan yargılamada dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderildiği ancak, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkra ile uzlaştırma yönetmeliğine göre, uzlaştırmacı, taraflar ile telefon vb. iletişim araçları ile görüşerek yüz yüze gelip ya da uzlaşma teklifini büro aracılığıyla, öncelikle soruşturma veya kovuşturma dosyasında yer alan bildirilen son adreslere, uzlaşmanın mahiyeti ile uzlaşmayı kabul veya reddetmesinin hukuki sonuçlarının bulunduğu açıklamalı tebligat veya ses ve görüntü bilişim sistemi yoluyla yaparak uzlaştırma teklif işlemlerini gerçekleştirmesinin gerekmesine ve denetime olanak sağlayacak şekilde tebligatların da dosyada bulunmasının gerekli olmasına karşın, telefonla yalnızca uzlaşma teklifinde bulunmak için çağrı yapılabileceği, bu çağrının da uzlaşma teklifi anlamına gelmeyeceği gözetilmeksizin, uzlaştırma işlemlerinin usule uygun şekilde yapılmaması,
2-Uzlaşmanın sağlanamaması durumunda ise;
a)Sanığın tehdit eylemini kabul etmemesi karşısında, soruşturma evresindeki anlatımlarından olaya ilişkin bilgisi olduğu anlaşılan tek tanık … usulünce duruşmaya çağırılıp dinlenilmeden CMK”nın 210/1. maddesine aykırı davranılması,
b)17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanun”un 24. maddesi ile 5271 sayılı CMK”nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiştir.
Ancak bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Kanun”un 31. maddesiyle, 5271 sayılı CMK”ya eklenen geçici 5. maddenin (d) bendi ile; “01/01/2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz” hükmü getirilmiştir.
Konuyu somut norm denetimi yoluyla inceleyen Anayasa Mahkemesi (25/06/2020, 2020/16, 2020/33; R.G. 19/08/2020, Sayı: 31218), sözü geçen geçici 5/d maddesindeki hükmün, “kovuşturma evresine geçilmiş” ibaresinin aynı bentte yer alan, “basit yargılama usulü” yönünden Anayasa”nın 38. maddesine aykırı görerek iptaline karar vermiştir.
Anayasa Mahkemesi kararında, hükme bağlanmış dosyalarla ilgili iptale karar verilmemiş ise de, 5271 sayılı Kanun”un 2/1-(f) maddesince hükme bağlanmış dosyalarla ilgili olarak kovuşturma evresinin kesinleşmeye kadar devam etmesi ve aynı Yasanın 251/3. maddesi gereği mahkûmiyet hükmü verildiği takdirde sonuç cezadan dörtte bir indirim öngörülmesi, bu durumunda temyiz incelemesi devam eden dosyalar bakımından lehe düzenleme getirmesi karşısında,
Anayasa Mahkemesinin iptal kararında; sanık lehine getirilen yeni düzenlemenin, 7188 sayılı Kanunun 31. maddesi gereğince 5271 sayılı CMK”ya eklenen geçici 5. maddesiyle “kovuşturma evresine geçilmiş” dosyalar bakımından uygulanması gerektiğine işaret edildiğinden, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı CMK”nın 251/1. maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa”nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK”nın 7 ve 5271 sayılı CMK”nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirdiğinden, sanık …”nın temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayıp sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 21.01.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.