4. Ceza Dairesi 2020/1477 E. , 2020/19982 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Silahla tehdit, tehdit, hakaret, mala zarar verme, hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, ceza verilmesine yer olmadığı, beraat
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A-Sanık … ve … hakkında mala zarar verme suçlarında ilişkin kararda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre, verildikleri tarih itibariyle hükümlerin temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, sanıklar … ve …”in tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEKLERİNİN REDDİNE,
B-Sanıklar …, …, … hakkında hakaret, sanık … hakkında hakaret, silahla tehdit, sanık … hakkında tehdit, hakaret, hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin temyizinde;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Sanıklar …, …, … hakkında hakaret suçlarından kurulan ceza verilmesine yer olmadığına dair hükümler yönünden;
Eylemlere, yükletilen suçlar yönelik ve ve ceza verilmesine yer olmadığına dair sanıklar …, … ile …”in temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2-Sanık … hakkında silahla tehdit, sanık … hakkında hakaret suçlarından kurulan hükümleri yönünden;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a-Olay günü taraflar arasında çıkan tartışmada, karşılıklı olarak hakaret edildiği kabul edilerek sanık hakkında hakaret suçu yönünden haksız tahrik hükmü uygulanmasına rağmen, sanık … hakkında silahla tehdit suçundan kurulan hüküm yönünden TCK”nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
b-Hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye yönelik olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir.
Yargılamaya konu somut olayda; sanık …”un söylediği iddia ve kabul edilen, ” “kömürleriniz ölü kazanında yansın ölü kazanının altında kalın inşallah Allah belanızı versin” şeklindeki beddua niteliğinde olan sözlerin, müştekilerin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
3- Sanık … hakkında tehdit, hakaret, hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümler yönünden;
UYAP sisteminden alınan güncel nüfus kayıt örneğinden, sanığın hükümden sonra 14.01.2016 tarihinde öldüğü anlaşılmakla, bu husus araştırılarak sonucuna göre TCK’nın 64/1 ve CMK”nın 223/8. maddeleri uyarınca, ölüm nedeniyle sanık hakkında düşme kararı verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan sanık … ve sanık …”ün temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, tebliğnameye aykırı olarak, sanık … ” yönünden kurulan hükümlerin diğer yönleri incelenmeksizin HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 15/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.