Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/11938 Esas 2022/7667 Karar Sayılı İlamı
           4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/11938
Karar No: 2022/7667
Karar Tarihi: 21.04.2022            
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/11938 Esas 2022/7667 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/11938 E. , 2022/7667 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kabulüne dair karara karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 15/04/2019 tarih ve 2019/İHK-4260 sayılı itirazın reddine dair kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; 13/03/2017 tarihinde, müvekkilinin, sürücü olarak bulunduğu araç ile davalıya sigortalı aracın karıştığı kaza neticesinde yaralandığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Bilirkişi raporu doğrultusunda dava değerini 63.862,13 TL’ye yükseltmiştir. 
	Davalı vekili, usulüne uygun başvuru yapılmadığını, ibraz edilen raporun yönetmeliğe aykırı olarak tanzim edildiğini, bu nedenle red kararı verilmesini talep ettiklerini maluliyet raporunu kabul etmediklerini, sigortalı araç sürücünün kusurunun belirlenmesi gerektiğini ancak kusur oranında sorumlu olabileceklerini, iddiaları kabul etmediklerini ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. 
	Sigorta Tahkim Komisyonu tarafından, başvurunun kabulü ile 63.802,15 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 18/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Karara karşı davalı vekili itiraz etmiştir. İtiraz Hakem Heyetinin itirazın reddine dair verdiği karara karşı davalı vekili temyiz yoluna başvurmuştur.  
	1.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerekçelere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2.Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda; Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına nispi vekalet ücretine hükmedilmiş, davalı vekilinin buna yönelik itirazı reddedilmiştir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesinin (17) numaralı fıkrası ve 19/01/2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Sigortacılıkta  Tahkime  İlişkin  Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’in
maddesi ile adı geçen Yönetmelik’in 16. maddesine eklenen 13. fıkra uyarınca tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 17. maddesi (2) numaralı fıkrasına göre de Sigorta Tahkim Komisyonları, vekalet ücretine hükmederken, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde asliye mahkemeleri için öngörülen ücretin altında kalmamak kaydıyla Tarifenin üçüncü kısmına göre avukatlık ücretine hükmeder. Tarifenin üçüncü kısmına göre nisbi avukatlık ücretine hükmedilen durumlarda da talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine tarifeye göre hesaplanan nisbi ücretin beşte birine hükmedilir.
 	Açıklanan nedenlerle; İtiraz Hakem Heyeti’nce davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretine ilişkin olarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16. maddesinin (13) numaralı fıkrasının uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT’nin 13. maddesi ve AAÜT’nin 17. maddesi gereğince, maktu vekalet ücretinin altında kalmamak kaydıyla, hesaplanan vekalet ücretinin 1/5’i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, fazla vekalet ücretine karar verilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki, belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 370. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda (1) no’lu bentte gösterilen nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine; (2) no’lu bentte gösterilen nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının 3. bendinde yer alan “7.374,83 TL” ibaresi çıkartılarak yerine “2.725,00 TL” ibaresinin yazılmasına, kararın bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 21/04/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.