Yargitay-1-Ceza-Dairesi-2009-8428-Esas-2011-3565-Karar-Sayili-Ilami


Kasten öldürmeye teşebbüs – Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2009/8428 Esas 2011/3565 Karar Sayılı İlamı

Esas No: 2009/8428
Karar No: 2011/3565
Karar Tarihi: 02.06.2011

Kasten öldürmeye teşebbüs – Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2009/8428 Esas 2011/3565 Karar Sayılı İlamı

Sanık A.. D.. hakkında Şanlıurfa Birinci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan yargılama sonucunda kasten öldürmeye teşebbüs suçundan hüküm verilmiştir. Ancak davaya yapılan temyiz başvuruları sonucunda, sanığın savunması içerisinde çelişkili ifadeler bulunduğu, mağdurun olay anlatımı ve tanıkların beyanlarına göre suçu sanığın işlediği anlaşıldığı, tahrik indiriminin yanlış uygulandığı ve verilen cezanın alt ve üst sınırlar arasında makul bir şekilde tayin edilmediği gerekçeleri ile hüküm bozulmuştur.
Kanuni açıklamalar:
– Türk Ceza Kanunu’nun 35. maddesi: Kasten öldürmeye teşebbüs suçunun cezasını düzenler.
1. Ceza Dairesi         2009/8428 E.  ,  2011/3565 K.

    “İçtihat Metni”

    TEBLİĞNAME : 1-B/09/198300
    MAHKEMESİ :ŞANLIURFA Birinci Ağır Ceza Mahkemesi
    TARİHİ VE NO :18/06/2009 -16/116
    SUÇ :Kasten öldürmeye teşebbüs

    A..Ç..”i kasten öldürmeye teşebbüsten sanık A.. D..”in yapılan yargılanması sonunda: hükümlülüğüne ilişkin (ŞANLIURFA) Birinci Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 18/06/2009 gün ve 16/116 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi sanık müdafii ile müdahil vekili taraflarından istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Ahmet”in öldürmeye teşebbüs suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde bozma nedeni saklı kalmak üzere suç niteliği tayin, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yasal savunmaya ilişen, katılan vekilinin sair nedenlere yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    1)27/06/2007 tarihinde sanığın amca oğlu Mehmet”in mağdurun kardeşi tarafından öldürüldüğü iddiasının dosyaya yansımış bulunması karşısında önceki olaya ilişkin Şanlıufra Cumhuriyet Başsavcılığının 2007/8717 soruşturma sayılı iddianamesi ile açılan dava dosyasının aslının veya onaylı örneğinin dosya içine konulması, yapılan inceleme sonucunda sanığın kangütme saiki ile eylemini gerçekleştirip gerçekleştirmediğinin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlendikten sonra, suçun nitelendirmesinin yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2)Sanığın savunmasının kendi içerisinde ağır çelişkiler içermesi, mağdurun olayın oluşuna ilişkin anlatımı, olayın meydana geliş yeri, tanıklar Yusuf ve Ali”nin beyanları karşısında; sanığın suçu arada tartışma olmaksızın ve aniden işlediği, mağdurun olayın meydana geldiği yerden 700 metre kaçarak kurtulduğu anlaşılmakla, mağurun sanığa yönelik haksız eylem oluşturan bir söz ve davranışının bulunmadığı halde, kavganın kimin tarafından başlatıldığının belirlenemediği gerekçesiyle sanık hakkında yazılı oranda tahrik indirimi uygulanması,
    3)Kabule göre, sanığın tabancayla ateş ederek, mağdur Abdulaziz”i, sol koltuk altından, akciğerde kontüzyon ve hemopnömotoraks meydana getirerek, yaşamsal tehlike meydana getirecek şekilde bir isabetle vurarak öldürmeye teşebbüs ettiği olayda, teşebbüs nedeni ile 9 ila 15 yıl arasında ceza öngören 5237 sayılı TCY.nın 35. maddesinin uygulanması sırasında, meydana gelen zararın ağırlığı dikkate alınarak, alt ve üst sınırlar arasında makul bir ceza tayini gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde 9 yıl hapis cezasına hükmedilmesi,
    Yasaya aykırı olup, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, 02/06/2011 gününde oybirliği ile karar verildi.