TÜRK MİLLETİ ADINA

1- Kabule göre;
Sanığın, mağdurun kafasına ve yüzüne balta ile birden fazla kez vurarak mağduru, yaşamsal fonksiyonları ağır 4. (dördüncü) derecede etkileyen parçalı kafatası kırığına, kafa sol yanda ve yüzde kesilere, sol gözde skleral perforasyon ve vitreus hemorajiye bağlı görme kaybına yol açacak şekilde yaraladığı ve mağdurun hayati tehlike geçirmesine yol açtığı olayda, 13 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası öngören 5237 sayılı TCK.nun 35. maddesi ile uygulama yapılırken, meydana gelen zararın ağırlığı dikkate alınarak alt ve üst sınırlar arasında makul bir ceza tayini yerine, alt sınırdan uygulama yapılarak eksik ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
2- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Mehmet”in mağdur Reşat”a karşı kasten insan öldürmeye teşebbüs suçunun sübutu kabul, takdire ve tahrike ilişen cezayı azaltıcı nedenlerin niteliği ve derecesi takdir kılınmış, sanık savunmaları inandırıcı gerekçelerle kısmen reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde eleştiri ve bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin tahrikin ağırlığına yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Oluşa ve dosya içeriğine göre; geçici orman işçisi olarak çalışan ve kardeş olan sanık ve mağdurun olay günü işçi ücretlerinin paylaşımı hususunda tartıştıkları sırada, aldıkları alkolün etkisi ile mağdurun sanığa hakaret etmesi ve eliyle vurması üzerine sanığın, mağduru ağaç kesiminde kullandığı baltayla kafasına birden fazla kez vurmak suretiyle yaralamasının ardından, aşamalarda yeminli dinlenen tanık Sefa”nın ısrar etmesi üzerine pişmanlık duyarak, kendisine ait araçla mağduru hastaneye yetiştirdiği, kafasından aldığı darbeler neticesinde hayati tehlike geçiren mağdurun ameliyat ve yoğun tedavi sonucu yaşama döndürüldüğü olayda;
a) Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre; eylemin öldürmeye teşebbüs olarak nitelendirilmesi gerekmekte ise de, 5237 sayılı TCK.nun 36. maddesinde düzenlenen gönüllü vazgeçme hükmü gözönünde tutularak, kasten yaralama suçundan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde öldürmeye teşebbüs suçundan karar verilmesi,
b) Mağdurdan kaynaklanan hakaret ve kasten basit yaralamadan ibaret haksız tahrik oluşturan eylemler nedeniyle 1/4″ten 3/4″e kadar indirim öngören TCK.nun 29.maddesi gereğince makul bir indirim yapılması yerine, 1/2 oranında indirim yapılarak eksik ceza verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), aleyhe temyiz bulunmadığından, CMUK.nun 326. maddesi uyarınca sanığın kazanılmış haklarının korunmasına, 16.05.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.