1. Ceza Dairesi 2012/802 E. , 2012/3761 K.
“İçtihat Metni”
Y A R G I T A Y İ L A M I
(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)
Tebliğname No : 2011/375350
MAHKEMESİ : Bursa 1.Ağır Ceza Mahkemesi
TARİH VE NUMARASI :16/03/2011 – 379/379
SUÇ : Bir suçu gizlemek veya başka bir suçun delilerini gizlemek yada yakalanmamak amacıyl öldürme
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Hükümlü İ.. E.. (Zübeyir ve Gülli oğlu, 26/02/1964 Muş doğumlu, Muş/Merkez, M. M./K., TC.No: ………… nüfusuna kayıtlı Y.S. M. Y. S. No: 2-/- Yıldırım/Bursa adresinde oturur.) hakkındaki infaz dosyası kapsamından;
Hükümlünün, 06/06/1992 tarihinde işlediği yağma suçunu işlemek amacıyla iki kişiyi öldürmek suçundan, Bursa Beşinci Ağır Ceza Mahkemesinin 24.06.2009 tarih, 2008/391 esas ve 2009/221 karar sayılı kararı ile, uyarlama sonucunda 5237 sayılı TCK.nun 82/1-h maddesi uyarınca iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği, bu kararın kesinleşmesini müteakip, 765 sayılı TCK.nun 70. maddesi uyarınca cezalar içtima edilerek, cezanın 1 yılı geceli-gündüzlü bir hücrede tecrit edilmek suretiyle ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası olarak infaz edilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 04/08/2010 tarihli müddetnameyle, cezanın, 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanunun 19. maddesine göre 25 yıl üzerinden infaz edilerek hükümlünün şartla salıverilmesi öngörülmüştür.
Hükümlünün müddetnameye itirazı üzerine, kasten adam öldürme suçunun 4616 sayılı Kanun kapsamında bulunmadığı gerekçesiyle, Bursa Beşinci Ağır Ceza Mahkemesinin 06/10/2010 tarihli ve 2010/1380 değişik iş sayılı kararıyla ve bu karara yönelik itiraz nedeniyle Bursa Birinci Ağır Ceza Mahkemesinin 16/03/2011 tarihli ve 2011/373 değişik iş sayılı kararı ile aynı gerekçeyle itirazlar reddedilmiştir.
Hükümlü, bu sefer 07/07/2011 tarihli dilekçesiyle 4616 sayılı Kanundan yararlanması gerektiğini ileri sürerek yazılı emir yoluna gidilmesini talep etmiştir.
Somut olayda; 4616, 4771 ve 5218 sayılı Yasalardan hangisinin sanık lehine olduğunun değerlendirilmesi gerekir.
Yargıtay Birinci Ceza Dairesinin 07.03.2005 gün ve 2004/394 – 2005/364, 09.08.2005 gün ve 2005/2279-2388 sayılı kararlarında da açıklandığı gibi, yürürlükten kaldırdığı 4771 sayılı Yasaya göre daha lehte olduğu açıkça anlaşılan 5218 sayılı Yasa, ceza yasalarında yer alan ölüm cezalarını“ ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis” cezasına dönüştürmüş, aynı zamanda 647 sayılı Yasanın 19/1 ile ek-2 maddelerini de değiştirerek alınan cezanın infaz koşullarını belirlemiştir.
4616 sayılı Yasanın 1. maddesinin 1. bendinde “ölüm cezalarının infaz edilmeyeceği, ancak infaz kurumunda iyi halli olarak 30 yıl geçirildikten sonra koşullu salıverilme hükümlerinin uygulanabileceği öngörülmüş olup, öte yandan 4758 sayılı Yasayla değişik 2. bendinde ise müebbet ağır hapis veya süreli hürriyeti bağlayıcı cezalarından tabi oldukları infaz hükümlerine göre çekmeleri gereken toplam cezalarından 10 yıl indirim yapılacağı belirtilmiştir. Bu cezalar arasında “ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis” cezasına yer verilmediği gibi sonradan yürürlüğe giren 5218 sayılı Yasa, 4616 sayılı Yasanın 1. maddesinin 1. bendinin örtülü olarak yürürlükten kaldırarak yerine “ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis” cezasını koymuş ve 647 sayılı Yasanın 19/1 ile ek-2 maddelerinde yaptığı değişiklikle belirtilen cezalara ilişkin koşullu salıverilme yönünden uygulanacak ilkeleri belirlemiştir. Yine belirtildiği gibi 5252 sayılı Yasanın 6/1 maddesiyle “ağır hapis” cezaları “hapis” cezasına dönüştürüldüğünden “ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis” cezası da artık “ağırlaştırılmış müebbet hapis” olmuştur.
647 sayılı Kanunun Ek-2 maddesinin 8. fıkrasında yer alan “Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından ölüm cezalarının yerine getirilmemesine karar verilenler hakkında bu maddedeki indirim hükümleri uygulanmaz” şeklindeki düzenlemenin, 21/07/2004 tarihinde yürürlüğe giren 5218 sayılı Ölüm Cezasının Kaldırılması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun’un 2. maddesi 4. bendi ile yürürlükten kaldırılmış olması karşısında, 647 sayılı Kanun’un 5218 sayılı Kanunla değişik 19/1 maddesi uyarınca infaz edilecek 25 yıl hapis cezasından aynı Kanun’un Ek-2 maddesi gereğince ayda 6 günlük indirim yapıldıktan sonra hükümlünün ceza infaz kurumunda geçireceği fiili sürenin belirlenmesi suretiyle cezanın infaz edilmesi gerekmektedir. Bu nedenle somut olayda infaz yönünden 5218 sayılı Yasayla değişik 647 sayılı Yasanın 19/1 maddesinin uygulanması, ayrıca 2148 sayılı Yasanın Ek-2 maddesi gereğince her ay için 6 günlük indirim yapılması gerektiği sonucuna varılmıştır.
SONUÇ VE KARAR;
Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının isteminin KABULÜNE,
2- Bursa Birinci Ağır Ceza Mahkemesinin 16.03.2011 tarihli ve 2011/373 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca (BOZULMASINA),
3- Hükümlü İ.. E..’nın infazının 647 sayılı Yasanın 5218 sayılı Yasa ile değişik 19/1 maddesi gereğince 25 yıl üzerinden ayrıca 2148 sayılı Yasanın ek-2 maddesi gereğince her ay için 6 gün indirim yapılması gerektiğine,
3- Diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.