1. Ceza Dairesi 2013/2097 E. , 2014/4814 K.
“İçtihat Metni”
Tebliğname No : 1 – 2012/214012
MAHKEMESİ : Bitlis Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ VE NO : 24/05/2012, 2010/277 (E) ve 2012/333 (K)
SUÇ : Kasten yaralama
TÜRK MİLLETİ ADINA
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Oğuz”un, mağdur Deniz”i kasten yaralama suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebinin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçeler ile reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin sanığın taksirle yaralama suçundan cezalandırılması gerektiğine, katılan vekilinin sanığın kasten öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
a) Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanığın, doktor olarak görev yapan mağdur Deniz ile yakın arkadaş olduğu, olaydan önce hasta olmadığı halde rapor isteyen sanığa mağdurun rapor vermediği ve bu nedenle aralarının açıldığı, olay günü gece saat: 23.50 sıralarında alkollü bir şekilde hastaneye gelen sanığın, mağdurun tanık Mehmet ile konuştuğu sırada onlara yönelik “delikanlı olun” şeklinde söz söyleyip sataşarak tartışmayı başlattığı, cevap veren mağdura saldırdığı, Mehmet”in, araya girerek sanığı engellediği, hastaneden ayrılan sanığın, bir süre sonra araçla hastanenin acil kapısından girerek aracını mağdurun üzerine sürdüğü ve fren yaparak mağdura çarptığı, mağduru basit tıbbi müdahale ile giderilmeyecek ve yüzde sabit iz olacak şekilde yaraladığı olayda;
aa) İlk haksız hareketin sanıktan geldiği ve tahrikte dengenin sanık lehine bozulmadığı anlaşılmakla, haksız tahrik hükmünün uygulanması suretiyle eksik ceza tayini,
bb) Sanığın, kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle mağduru yaraladığından, 5237 sayılı TCK”nun 86/1. maddesi ile tayin edilen temel cezanın, 86/3-c-e maddesi artırılması yerine 86/3-e maddesi ile artıralarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
b) Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 90. maddesi delaleti ile Ülkemizin de taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi”nin 6/3-c maddesi uyarınca, ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin, Sözleşmenin anılan maddesinde yer alan ücretsiz müdafii yardımından yararlanma koşullarından “adaletin selametinin gerektirmesi” kıstası ile ilgili yerleşmiş içtihatları da dikkate alınarak; sanığın, CMK”nun 150/2 maddesi uyarınca kendisine atanan müdafii yardımından ücretsiz olarak faydalanma hakkı bulunduğu halde, müdafii ücretinin yargılama giderleri arasında gösterilmesi,
c) 5237 sayılı TCK”nun 53. maddesi uyarınca belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılan sanık hakkında velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından getirilen kısıtlamanın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar geçerli olduğunun düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafii ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 03/11/2014 gününde oybirliği ile karar verildi.