3. Hukuk Dairesi 2013/15159 E. , 2013/17701 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen eşya alacağı davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili, tarafların 05.05.2001 tarihinde evlendiklerini, davacının şiddet görmesi nedeniyle davalıdan ayrı yaşadığını, evden ayrılırken eşyalarını almadığını, davacıya ait eşyalar ile ziynet eşyalarının aynen iadesini, aynen iadenin mümkün olmaması halinde toplam ….500,00 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu eşyaların zaman içinde yıpranıp değer kaybına uğradığını, yıpranma payının düşülmesi gerektiğini, ziynetlerden bir kısmının ortak ihtiyaçlar için bozdurulduğunu, kalanın da davacı tarafından götürüldüğünü belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, tarafların mahkemenin 27…..2011 tarih, 2009/205 esas ve 2011/921 karar sayılı kararından sonra bir araya gelerek dosyaya bir sureti ibraz edilen 05.06.2012 tarihli ibraname ve anlaşma tutanağı düzenledikleri, davacı vekilinin davalı tarafından tüm alacaklarının ödendiğini belirttiği, davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle, davacının davasının esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edillmiştir.
Uyuşmazlık konusu taraflarca imzalanan ibranamenin davaya konu alacağı sona erdirip erdirmediğine ilişkindir.
Somut olayda, davacının kişisel eşyalarını ve ziynet eşyalarını davalıdan talep ettiği ve davalının davanın reddini savunduğu dava sonucunda, … …. Aile Mahkemesi”nin 27…..2011 tarih, 2009/205 esas-2011/921 karar sayılı Kararı ile, davanın kabulü ile davacının çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde bedellerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar verildiği, davalı vekilinin temyizi üzerine işbu kararın … …. … Dairesi”nin ….09.2012 tarih, 2012/6129 esas-2012/11341 karar sayılı … Bozma İlamı ile, davalı yokluğunda verilen kesin sürenin davalı hakkında hukuki sonuç doğurmayacağı, davalı tarafından sunulan delil dilekçesi reddedilerek, davalı tanıkları dinlenmeden savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle karar verilemeyeceği gerekçesiyle, hükmün bozulduğu ve mahkemenin 2012/827 sayılı esasına kaydının yapıldığı, mahkemece … Bozma İlamına uyulduğu anlaşılmaktadır.
Davacı vekilinin, … …. Aile Mahkemesi”nin 27…..2011 tarih, 2009/205 esas-2011/921 karar sayılı Kararı ile davacı lehine hükmedilen alacaklar için, davalı aleyhine … …. İcra Dairesinin 2012/808 esas sayılı dosyası ile icra takibine başlaması üzerine, taraflar arasında 05.06.2012 tarihli İbraname ve Anlaşma Tutanağı imzalanmıştır.
05.06.2012 tarihli İbraname ve Anlaşma Tutanağının incelenmesi sonucunda; icra takibi sonucunda bir kısım eşyaların ……”a teslim edildiği, geriye kalan ziynet alacağına esas olmak üzere borçlu … tarafından ….000,00 TL nin ……”a ödendiği, vekalet ücreti olarak davacı vekiline ….500,00 TL ödendiği, tarafların bu şekilde anlaştığının ve ibralaştığının belirtildiği, ancak temyiz edilen karardan ötürü doğacak oluşumlardaki taraf haklarının mahfuz tutulduğu anlaşılmaktadır.
Tarafların aralarında mevcut bir borcu kısmen veya tamamen ortadan kaldırmaya ve bu suretle borçlunun borçtan kurtulmasına yönelik sözleşmeye, ibra sözleşmesi denir. Bu özelliği nedeniyle gerek öğretide ve gerekse … uygulamasında borcu sona erdiren hallerden birisi olarak kabul edilmektedir. İbra, alacak ve borcu doğrudan doğruya ve kesin olarak ortadan kaldırmaktadır. Tam ibrada borcun tamamı, kısmi ibrada ise borcun ibra edilen kısmı sona ermektedir. Bunun sonucu olarak da, borçlu borcundan kısmen ya da tamamen kurtulmaktadır
Davanın hukuksal niteliği ve somut olayın özelliği gereği, mahkemece verilen ilk kararın …”da temyiz aşamasında bulunduğu esnada, kararın icraya konulması nedeniyle taraflarca 05.06.2012 tarihinde düzenlenen ve temyiz edilen karardan dolayı doğacak hakları saklı tutan ibranamenin taraflar arasındaki borcu tamamen ortadan kaldırmadığı anlaşılmaktadır.
O halde mahkemece, … …. … Dairesi”nin ….09.2012 tarih, 2012/6129 esas-2012/11341 karar sayılı Bozma İlamı doğrultusunda yargılama yapılıp, işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken, delillerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, ……..2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.