Yargitay-1-Ceza-Dairesi-2009-1417-Esas-2013-607-Karar-Sayili-Ilami


Olası kastla yaralama – kasten yaralamaya teşebbüs – Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2009/1417 Esas 2013/607 Karar Sayılı İlamı

Esas No: 2009/1417
Karar No: 2013/607
Karar Tarihi: 29.01.2013

Olası kastla yaralama – kasten yaralamaya teşebbüs – Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2009/1417 Esas 2013/607 Karar Sayılı İlamı

Sanıklar Abdullah, Halit ve Bahattin’in mağdurlar Ferit ve Seray’a karşı olası kastla yaralama ve kasten yaralamaya teşebbüs suçlarından yargılandıkları Bingöl Ağır Ceza Mahkemesi’nde verilen bir karardır. Olayda, Sanıkların mağdur Ferit’in aracına ve evine ateş açarak, Ferit’in aracının ön ve arka camlarını kırdıkları, Ferit’in kendisini sakınarak isabet almaktan kurtulduğu, Mağdur Seray’ın ise bıçakla yaraladıkları ve organ işlevinin yitirilmesine ve hayati tehlikeye neden olduğu tespit edilmiştir. Sanıklar her iki mağdur için de öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılmaları gerektiği halde, suçların niteliğinde yanılgıya düşülerek, mağdur Ferit’e karşı \”yaralamaya teşebbüs\” ve mağdur Seray’a karşı \”olası kastla yaralama\” suçlarından ayrı ayrı cezalandırılmışlardır. Hükümler, ceza hesaplamasında yanılgıya düşülmesi nedeniyle bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
-TCK’nun 86/1. maddesi (suçun işlenmesinde kullanılan silah)
-TCK’nun 86/3-e maddesi (silah kullanımına bağlı ceza artırımı)
-TCK’nun 87/2-b maddesi (suça bağlı olarak organ işlevinin yitirilmesi)
1. Ceza Dairesi         2009/1417 E.  ,  2013/607 K.

    “İçtihat Metni”


    Tebliğname No : 1 – 2008/164018
    MAHKEMESİ : Bingöl Ağır Ceza Mahkemesi
    TARİHİ VE NO : 06/05/2008, 2007/114 (E) ve 2008/104 (K)
    SUÇ : Olası kastla yaralama, kasten yaralamaya teşebbüs

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar Abtullah, Halit ve Bahattin”in mağdurlar Ferit ve Seray”a karşı eylemlerinin sübutu kabul, cezayı azaltıcı takdiri indirim nedeninin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar müdafiinin sübuta, haksız tahrikin derecesine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Dosya kapsamına göre, sanıklar Abtullah, Halit ve Bahattin”in kardeş oldukları, Bahattin”in kızı Tuba ile mağdur Ferit”in kardeşi Sırrı arasında gönül ilişkisi yaşandığı, olay günü Sırrı ile Tuba”nın birlikte kaçmaları üzerine, Tuba”nın ailesi tarafından kendisine yapılacak muhtemel bir saldırıyı tahmin eden Ferit”in, evinde güvenlik önlemleri aldığı, eşi olan mağdur Seray”a dikkatli olmasını tembihleyerek, bahçesinde bulunan otomobiline saklandığı, bir süre sonra saat 18.30 sıralarında sanıklar Abtullah, Halit ve Bahattin”in, ellerinde tesir gücü yüksek tüfekleriyle Ferit”in evinin önüne geldikleri, bu esnada Ferit”in ise etrafını kontrol etmek amacıyla aracının farlarını
    yaktığı, sanıkların hep birlikte bir anda açık hedef haline gelen mağdurun içinde bulunduğu araca doğru ateş etmeye başladıkları, açılan ateş sonucu aracın ön ve arka camlarının isabet alarak kırıldığı, Ferit”in ise kendisini sakınarak isabet almaktan kurtulduğu, akabinde sanıkların bu kez Ferit”in evini hedef alarak etkili mesafeden ateş ettikleri sırada, silah sesleri üzerine evin balkonuna çıkan mağdur Seray”ın batın bölgesinden aldığı isabetle, ince bağırsak hasarına, organ işlevinin yitirilmesine ve hayati tehlikeye neden olacak şekilde yaralandığı, olay yerinde yapılan incelemede, Bahattin”in evinin önü ile Ferit”in evinin yakınlarında yedi ayrı tüfekten atıldığı tespit edilen toplam 35 adet kovanın bulunduğu olayda;
    Sanıkların çok sayıda yaptıkları atışlar sonucu, mağdurların her ikisinin de isabet almasının öngörülebilir olmanın ötesinde muhakkak bir netice ve bu netice ile birlikte eylemlerine bağlı olarak ortaya çıkan kastlarının öldürmeye yönelik olduğu anlaşıldığı halde, sanıkların her bir mağdura karşı ayrı ayrı “öldürmeye teşebbüs” suçundan cezalandırılmaları yerine, suçların niteliğinde yanılgıya düşülerek, her bir sanık hakkında mağdur Ferit”e karşı “yaralamaya teşebbüs”; mağdur Seray”a karşı ise “olası kastla yaralama” suçundan hükümler kurulması,
    Kabule göre de,
    Sanıkların mağdur Seray”a yönelik eylemlerinde, temel cezanın TCK.nun 86/1. maddesi uyarınca 1 yıl hapis cezası olarak tayin edilip, suçun silahla işlenmesi nedeniyle TCK.nun 86/3-e maddesiyle bu miktardan 1/2 oranında artırım yapılarak 1 yıl 15 ay hapis cezası yerine 2 yıl 3 ay hapis cezası, mağdurun organ işlevinin yitirilmesi nedeniyle aynı Kanunun 87/2-b maddesi gereğince iki kat artırım yapılarak 3 yıl 45 ay hapis cezası yerine 6 yıl 9 ay hapis cezasına hükmedilerek, ceza hesaplamasında yanılgıya düşülmesi,
    Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu sebeple yerinde görüldüğünden, hükümlerin değişik gerekçeyle tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), CMUK.nun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden sanıkların kazanılmış hakkının korunmasına, 29/01/2013 gününde oybirliği ile karar verildi.