Yargitay-1-Ceza-Dairesi-2013-5588-Esas-2014-1488-Karar-Sayili-Ilami


Kasten öldürme – Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2013/5588 Esas 2014/1488 Karar Sayılı İlamı

Esas No: 2013/5588
Karar No: 2014/1488
Karar Tarihi: 11.03.2014

Kasten öldürme – Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2013/5588 Esas 2014/1488 Karar Sayılı İlamı

Gebze 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen ve Ceza Dairesi tarafından incelenen bir davada, kasten adam öldürmek suçundan yargılanan sanıkların ayrı müdafiiler yerine aynı müdafiiler tarafından savunmalarının yapılması ve temyiz edilmesi CMK ve Avukatlık Kanunu’na aykırı davranış olarak kabul edilmiş, hükümler bozulmuştur. Ayrıca, hükmün gerekçesinde tasarlamanın varlığından bahsedilmesine rağmen daha sonra tasarlamanın bulunmadığına dair açıklamaların yapılmış olması ve sanıkların cezaları ile ilgili yapılan uygulamanın hatalı olduğu vurgulanmıştır. Bu nedenle, hükümlerin düzeltilmesi gerektiği karara bağlanmıştır. Kanun maddeleri olarak CMK’nun 152 ve Avukatlık Kanunu’nun 38. maddeleri belirtilmiştir.
1. Ceza Dairesi         2013/5588 E.  ,  2014/1488 K.

    “İçtihat Metni”

    Tebliğname No: 1 – 2013/47027
    MAHKEMESİ : Gebze 1. Ağır Ceza Mahkemesi
    TARİHİ VE NO: 15/11/2012, 2011/92 (E) ve 2012/425 (K)
    SUÇ : Kasten öldürme

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    1.a-Sanık Maruf müdafiilerinin yüzüne karşı 15.11.2012 tarihinde verilen hükmün, müdafiileri tarafından, yasal süresinden sonra, 18.12.2012 ve 21.12.2012 tarihlerinde temyiz itirazında bulunulduğu anlaşıldığından, temyiz taleplerinin,
    b-Sanık Azat müdafiinin süresinden sonra yaptığı duruşma isteminin, CMUK.nun 317. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
    2-Temyiz kapsamına göre,sanıklar Azat, Adem ve Ümit”in kasten insan öldürme suçlarından cezalandırılmalarına ilişkin hükümlere hasren yapılan incelemede;
    a-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen, 20.10.2009 gün ve 2009/1-85/242, 08.06.2010 gün ve 2010/1-35/140 sayılı kararlarında açıklandığı üzere, sanıklardan birisinin savunulmasının diğer sanık yönünden savunmada zaafiyet yarattığı durumlarda, sanıklar arasında menfaat uyuşmazlığı bulunduğunun kabulü gerektiğinden; somut olayda aynı suçlardan yargılanan ve birlikte suç işledikleri iddia edilen sanıklar Adem ve Ümit arasında menfaat uyuşmazlığı bulunduğu halde, sanıkların ayrı ayrı müdafiiler yerine, savunmalarının aynı müdafiiler tarafından yapılması ve hükümlerin de aynı müdafiiler tarafından temyiz edilmesi suretiyle, CMK”nun 152 ve Avukatlık Kanunun 38. maddelerine aykırı davranılması,
    b-Mahkeme tarafından hükmün gerekçesinde, önce eylemin tasarlanarak işlendiğinin kabul edildiği, daha sonra da eylemde tasarlamanın bulunmadığına ilişkin anlatımlarda bulunularak, kasten insan öldürme suçundan hüküm kurulması suretiyle hem gerekçenin kendi içerisinde çelişki yaratılması, hem de hüküm ile gerekçe arasında çelişki yaratılması,
    c-Kabule göre de;
    aa-Sanık Ümit hakkında, TCK.nun 58. maddesinin uygulanması sırasında, tekerrüre esas alınan, Gebze Ağır Ceza Mahkemesinin 12.07.2000 gün ve 16/123 sayılı ilamında, sanığın iki ayrı mağdura karşı yağma suçundan 5″er yıl 1″er gün hapis olmak üzere toplam 10 yıl 2 gün hapis cezasıyla cezalandırıldığı anlaşıldığından, eşit olan bu cezalardan birisinin tercih edilerek TCK.nun 58. maddesinin uygulanmasına esas alınması gerektiği halde, toplam ceza miktarı üzerinden uygulama yapılması,
    bb-Maktulün tefecilik yaptığı ve sanık Azat”ın annesi ile arasında tefecilik ilişkisi bulunduğu, bahsedilen ilişkiye göre sürekli para isteyen maktulü öldürdüğü sabit ise, bu durum hukuki ilişki olarak kabul edilemeyeceğinden, sanık Azat yönünden tahrik hükmünün asgari miktarda uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, sair cihetleri incelenmeyen, re”sen de temyize tabi bulunan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce hilafına (BOZULMASINA),11/03/2014 gününde oybirliği ile karar verildi.
    11/03/2014 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı E.. P..”nin huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanıklar A.. B.. ile Ü.. D.. müdafiileri avukatlar N.. Y.. ile E.. Z..”nun yokluklarında 13/03/2014 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.