TÜRK MİLLETİ ADINA

Toplanan deliller karar yerinde incelenip, suça sürüklenen çocuk M. E. maktül Ahmet”e yönelik eyleminin sübutu kabul, takdire ilişkin cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, suça sürüklenen çocuk müdafiinin eksik incelemeye, suç niteliğine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Oluşa ve dosya içeriğine göre, suça sürüklenen çocuk Mehmet Emin ile maktül Ahmet ve tanıklar Yakup, Fatih ve Hüseyin”in aynı köyden olup olay tarihinden birkaç ay önce “Kom Yaylası” olarak bilinen yere hayvan otlatmak için geldikleri ve olay tarihine kadar yatılı olarak söz konusu yerde hayvanların başında çoban olarak bulundukları, olaydan önceki gece suça sürüklenen çocuğun uyumadan önce tanık Hüseyin”in babasına ait olan ve yabani hayvanlardan korunmak için yanlarında bulundurdukları tek kırma av tüfeğini yanına aldığı ve tüfeğin içerisine fişek koyup uyuduğu, maktülün de sabah erken saatlerde uyandığı ve tanıklar Yakup, Fatih ve Hüseyin”i uyandırdığı, daha sonra biraz ileride uyumakta olan suça sürüklenen çocuğu uyandırmaya gittiği, şaka yapma amacıyla uyumakta olan suça sürüklenen çocuğun yüzüne su döktüğü, bunun üzerine suça sürüklenen çocuğun irkilerek uyandığı ve karşısında bulunan maktülü gülerken gördüğü, maktülün şaka yaptığını söylemesi üzerine suça sürüklenen çocuğun da “dur ben de sana bir şaka yapayım” dediği ve yanında dolu halde olduğunu bildiği av tüfeği ile maktülü hedef alıp ateş ettiği, açılan ateş nedeniyle vücudunun birkaç yerinden isabet alan maktülün sırt bölgesine isabet eden iri saçma taneleri nedeniyle öldüğü olayda;
1) Olayda kullanılan silahın dolu ve atışa hazır durumda olduğunun suça sürüklenen çocuk tarafından bilinmesi, tanık Yakup”un soruşturma aşamasında Cumhuriyet Savcısına vermiş olduğu ifadesinde suça sürüklenen çocuğun nişan alarak maktüle ateş ettiğini beyan etmesi, tanık Yakup”un bu beyanının tanık Fatih tarafından Cumhuriyet Savcısına vermiş olduğu ifadesi ile doğrulanması ve suça sürüklenen çocuğun da mahkemede tanıkların beyanlarını kısmen doğrulaması karşısında, suça sürüklenen çocuk hakkında maktüle yönelik eylemi nedeniyle 5237 sayılı TCK”nın 82/1-e maddesi gereğince çocuğa karşı kasten öldürme suçundan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde olayda uygulama yeri bulunmayan aynı kanunun 82/1-e ve 21/2. maddeleri gereğince olası kastla öldürme suçundan hüküm kurulması,
2) Maktül”ün olaydan hemen önce uyumakta olan suça sürüklenen çocuğun yüzüne su dökmesi eyleminin haksız tahrik niteliğinde olduğu ve bu nedenle TCK”nın 29. maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuk hakkında indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün CMUK”nun 326/son maddesi gözetilmek kaydıyla, kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), hükmolunan cezanın miktarı itibariyle suça sürüklenen çocuk müdafiinin tahliye talebinin reddine, 01.12.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.