Yargitay-1-Ceza-Dairesi-2015-1499-Esas-2015-5996-Karar-Sayili-Ilami


Kasten öldürme – kasten öldürmeye teşebbüs – hakaret – Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2015/1499 Esas 2015/5996 Karar Sayılı İlamı

Esas No: 2015/1499
Karar No: 2015/5996
Karar Tarihi: 07.12.2015

Kasten öldürme – kasten öldürmeye teşebbüs – hakaret – Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2015/1499 Esas 2015/5996 Karar Sayılı İlamı

Karabük Ağır Ceza Mahkemesi, sanıklar Özcan, Tahir ve Yalçın’ın maktul Erol’a yönelik kasten öldürme, mağdurlar Murat ve Ahmet’e yönelik kasten öldürmeye teşebbüs ve hakaret suçlarından hüküm giydiği davada yapılan temyiz incelemesinde, sanıklar arasında menfaat uyuşmazlığı bulunduğu ve sanıkların müdafiileri tarafından aynı şekilde savunulduğu tespit edilmiştir. Karar gerekçesinde soyut ve yetersiz bir şekilde suçlamalar yapılarak hüküm kurulması, Anayasa ve Ceza Muhakemesi Kanunu’ndaki belirtilen nitelikleri taşımadığından bozulmuştur. Gerekçeli kararda iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin açıkça gösterilmesi, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hangi sanığın hangi eylemi ne şekilde işlediği, eylemlere ne şekilde iştirak ettiği ortaya konulduktan sonra sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri ile buna göre hüküm kurulması gerektiği belirtilmiştir. Hükümler, bu nedenlerle kısmen bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
– 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 38/1
– 5271 sayılı CMK’nun 152. maddesi
– Anayasa’nın 141. maddesi
– 5271 sayılı CMK’nun 34, 230 ve 232. maddeleri
1. Ceza Dairesi         2015/1499 E.  ,  2015/5996 K.
“İçtihat Metni”


Tebliğname No : 1 – 2014/89704
MAHKEMESİ : Karabük Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ VE NO : 03/12/2013, 2012/107 (E) ve 2013/231 (K)

SUÇ : Kasten öldürme, kasten öldürmeye teşebbüs, hakaret

TÜRK MİLLETİ ADINA

Temyiz dilekçelerinin kapsamına göre; sanıklar Özcan, Tahir ve Yalçın hakkında maktul Erol”a yönelik “kasten öldürme”, mağdurlar Murat ve Ahmet”e yönelik “kasten öldürmeye teşebbüs ve hakaret” suçlarından kurulan hükümler yönünden yapılan incelemede;

1- Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulu”nun 20.10.2009 gün ve 2009/1-85/242 sayılı kararında açıklandığı üzere; aynı öldürme ve öldürmeye teşebbüs eylemlerinin failleri olarak yargılanan sanıklardan birisinin savunulmasının diğer sanık yönünden savunmada zaafiyet yarattığı durumlarda sanıklar arasında menfaat uyuşmazlığı bulunduğunun kabulü gerektiğinden; somut olayda sanıklar Özcan ve Tahir arasında akrabalık ilişkisi ve menfaat çatışması bulunduğu anlaşıldığından, sanıklar Özcan ve Tahir”in savunmalarının ayrı ayrı müdafiiler yerine aynı müdafiler tarafından yapılması suretiyle 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 38/1. ve 5271 sayılı CMK”nun 152. maddelerine aykırı davranılması,
2- Gerekçeli kararın Anayasa”nın 141 ve 5271 sayılı CMK”nun 34, 230 ve 232. maddelerinde belirtilen nitelikleri taşıması gerektiği, gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin açıkça gösterilmesi, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, Yargıtay denetimine imkan verecek biçimde ayrı ayrı gösterilmesi ve hangisinin hangi sebeple diğerine üstün tutulduğu belirtilerek, ulaşılan kanaat ve hangi sanığın hangi eylemi ne şekilde işlediği, eylemlere ne şekilde iştirak ettiği ortaya konulduktan sonra sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri ile buna göre hüküm kurulması gerektiği düşünülmeden, “her üç sanığın da maktul E.. Y..”a yönelik birlikte suç işleme kararı kapsamında icrai hareketleri birlikte gerçekleştirerek müşterek hakimiyet kurmak suretiyle kasten insan öldürme suçunu işledikleri kanaatine varılmıştır. Aynı şekilde her üç sanığın katılan sanıklar A.. D.. ve M. C.”ya yönelik birlikte suç işleme kararına bağlı olarak suçun icrai hareketlerini birlikte gerçekleştirip fiilin icrası üzerinde müşterek hakimiyet kurarak kasten insan öldürmeye teşebbüs suçunu işledikleri vicdani kanaatine ulaşılmıştır. Ayrıca sanıkların eylemleri her iki suç yönünden değerlendirildiğinde, sanıklar hakkında TCK.nun 39 maddesinin uygulanmasının şartlarının gerçekleşmediği sonucuna varılmıştır.” şeklinde soyut ve yetersiz gerekçelerle yazılı şekilde hükümler kurulması,
Bozmayı gerektirmiş olup sanık Yalçın müdafiilerinin, sanıklar Özcan ve Tahir müdafilerinin ve katılanlar Yasin, Ahmet ve Murat vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin öncelikle bu nedenlerle kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 07/12/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

07/12/2015 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı A. İ.nın huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanıklar Ö.. B.., T.. B.. müdafileri Avukatlar Ü. M. K”nın yokluğunda N. Ö”nın yüzüne karşı 10/12/2015 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.