Yargitay-1-Ceza-Dairesi-2015-2789-Esas-2016-855-Karar-Sayili-Ilami


Kasten öldürmeye teşebbüs – kasten yaralama – mala zarar verme – Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2015/2789 Esas 2016/855 Karar Sayılı İlamı

Esas No: 2015/2789
Karar No: 2016/855
Karar Tarihi: 29.02.2016

Kasten öldürmeye teşebbüs – kasten yaralama – mala zarar verme – Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2015/2789 Esas 2016/855 Karar Sayılı İlamı

Mahkeme, kasten öldürmeye teşebbüs, kasten yaralama ve mala zarar verme suçlarından sanıkların yer aldığı bir davada karar vermiştir. Sanık …’a kasten öldürmeye teşebbüs suçundan 10 yıl hapis cezası verilirken, kasten yaralama ve mala zarar verme suçlarından farklı cezalar verilmiştir. Sanıklar … ve … beraat etmiştir. Mahkeme tarafından verilen karar, temyiz aşamasında da farklı sebeplerle bozulmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri; TCK’nun 81, 35, 62, 86/1-3-e, 87/1-d-son ve CMUK’nun 317, 315/2 maddeleridir.
1. Ceza Dairesi         2015/2789 E.  ,  2016/855 K.

    “İçtihat Metni”

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs, kasten yaralama, mala zarar verme
    HÜKÜM : 1) Sanık … hakkında; TCK.nun 81, 35, 62 maddeleri uyarınca 10 yıl hapis cezası (…”a yönelik)
    TCK.nun 86/1-3-e, 87/1-d-son, 62 maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay hapis cezası (…”a yönelik)
    TCK.nun 86/1-3-e, 62 maddeleri uyarınca uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezası (…”a yönelik)
    2) Sanıklar …, …, …, …, … ve … hakkında; beraat
    TEMYİZ EDENLER : Cumhuriyet savcısı, sanıklar … ve … müdafileri

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    1) 12/12/2012 tarihli celsenin UYAP kaydında mahkeme heyeti eksiksiz yazıldığından tebliğnamede bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
    2) Sanık … hakkında mağdurlar … ve …”u kasten yaralama suçlarından kurulan beraat hükümleri sanık müdafiince temyiz edilmişse de, temyiz talebinin gerekçeye yönelik olmadığı anlaşılmakla hukuki menfaat yokluğundan;
    Yine sanıklar … ve … hakkında mala zarar verme suçu yönünden hükmedilen 2000TL adli para cezaları ise kesin nitelikte olup temyizi mümkün olmadığından, bu hükümlere yönelik temyiz taleplerinin CMUK’nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE karar verilmiştir.
    3) Sanık … hakkında mağdur …”ı kasten yaralama suçundan kuran hükmün incelenmesinde;
    Sanık hakkında kasten yaralama suçundan hükmedilen 3000 TL adli para cezası kesin nitelikte olup temyizi mümkün olmayıp, Mahkemece sanığın temyiz talebinin reddine ilişkin verilen karar yasaya uygun bulunduğundan, sanığın temyiz itirazların CMUK.nun 315/2. maddesi uyarınca REDDİ ile, kararın ONANMASINA,
    4) Sanık … hakkında müteveffa mağdur …”ı kasten öldürmeye teşebbüs ve katılan …”ı kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlerin sanık müdafiince, mağdur …”u kasten yaralama suçu yönünden ise sanık müdafii ve o yer Cumhuriyet savcısınca; sanık … hakkında müteveffa mağdur …”ı kasten öldürmeye teşebbüs ve mağdur …”u kasten yaralama; sanıklar …, …, …, … ve … hakkında müteveffa mağdur … ve mağdur …”u kasten yaralama suçlarından kurulan beraat hükümlerinin o yer Cumhuriyet savcısınca temyizine hasren yapılan incelemesinde;
    a) Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulu’nun 20/10/2009 gün ve 2009/1-85/242 sayılı kararında açıklandığı üzere; aynı öldürme ve öldürmeye teşebbüs eylemlerinin failleri olarak yargılanan sanıklardan birisinin savunulmasının diğer sanık yönünden savunmada zaafiyet yarattığı durumlarda sanıklar arasında menfaat uyuşmazlığı bulunduğunun kabulü gerektiği; somut olayda sanıklar … ve … arasında menfaat çatışması bulunduğu anlaşıldığından, savunmalarının ayrı ayrı müdafiler yerine aynı müdafii tarafından yapılması suretiyle 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 38/1. ve 5271 sayılı CMK”nun 152. maddelerine aykırı davranılması,
    b) Kabule göre de; son celsede hazır bulunan sanıklar …, … ve … müdafilerine CMK 216/son maddesi gereğince duruşmanın bitirileceği bildirilerek son sözlerinin sorulmaması,
    Bozmayı gerektirmiş olup, o yer Cumhuriyet savcısı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu nedenlerle, tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 29/02/2016 gününde oybirliği ile karar verildi.
    29/02/2016 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı …”ın huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık … müdafii Avukat …”ın yokluğunda 10/03/2016 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.