…Açık Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan …’un, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun”un 105/A maddesi gereğince cezasının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına dair Kocaeli İnfaz Hakimliğinin 16/06/2015 tarihli ve 2015/2331 esas, 2015/2477 sayılı kararını müteakip, adı geçen hükümlünün 3 gün içinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne müracaat etmediğinden bahisle denetimli serbestlik tedbirinin geri alınmasına ve hükümlünün kapalı ceza infaz kurumuna iadesine dair Gebze İnfaz Hakimliğinin 24/06/2015 tarihli ve 2015/161 esas, 2015/174 sayılı kararına yönelik itirazın kabulüne ilişkin İstanbul Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/07/2016 tarihli ve 2006/411 esas, 2006/686 sayılı ek kararı ile ilgili olarak;
1- 6475 sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu”nun 6/son maddesinde yer alan “İtiraz, infaz hakimliğinin kurulduğu yer ağır ceza mahkemesine, ağır ceza mahkemesinin birden fazla dairesinin bulunması halinde (2) numaralı daireye yapılır. İnfaz hakimi aynı zamanda bu mahkemenin üyesi olduğu takdirde itirazla ilgili karara katılamaz.” şeklindeki düzenleme uyarınca hükümlünün itirazı hakkında karar verme görev ve yetkisinin Gebze Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilmeden, mahkemece işin esasına girilerek karar verilmesinde,
2- Denetimli Serbestlik Hizmetleri Yönetmeliğinin 82/1-2. madde ve bentlerinde yer alan “(1) Hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezanın infazına karar verilen hükümlü ceza infaz kurumundan çıktıktan sonra üç gün içerisinde talebinde belirttiği denetimli serbestlik müdürlüğüne müracaat etmek zorundadır. (2) Müdürlüğe müracaat için gereken üç günlük süre, hükümlünün ceza infaz kurumundan ayrılışını takip eden günden itibaren başlar. Son gün bir tatile rastlarsa, süre tatilin ertesi günü mesai saati bitiminde sona erer.” şeklindeki düzenleme karşısında, hükümlüye verilen sürenin son gününün tatile rastlamadığı gözetilmeden, yazılı gerekçeyle itirazın kabulüne karar verilmesinde,
İsabet görülmediğinden bahisle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü”nün 28/02/2017 gün ve 94660652-105-34-11713-2016-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;

TÜRK MİLLETİ ADINA

Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, İstanbul Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/07/2016 tarihli ve 2006/411 esas, 2006/686 sayılı ek kararının 5271 sayılı CMK”nun 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 19/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.