Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 28/05/1986 tarihli ve 1984/57 esas, 1986/190 sayılı Kararı ile kasten öldürme suçundan verilen idam cezasına (uyarlama sonrası Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 13/05/2008 tarihli ve 1984/57 esas, 1986/190 sayılı Kararı ile ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına) hükümlü …’ın, Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinin 04/11/1993 tarihli ve 1993/259 müteferrik sayılı Kararı ile 07/11/1993 tarihinden geçerli olmak üzere şartla tahliye edilmesini müteakip, deneme süresi içinde 23/10/1994 tarihinde işlemiş olduğu kasıtlı bir suçtan dolayı Tosya Asliye Ceza Mahkemesinin 27/06/1996 tarihli ve 1995/36 esas, 1996/103 sayılı Kararı ile 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılması sebebiyle hakkındaki şartla tahliye kararının geri alınarak, ikinci suçun işlendiği 23/10/1994 tarihi ile bihakkın tahliye tarihi olan 18/06/2020 tarihleri arasındaki sürenin aynen infazına dair Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 23/09/2004 tarihli ve 2004/258 değişik iş sayılı Kararını müteakip, bihakkın tahliye tarihinin 07/11/2023 olarak belirlenmesi gerektiğinden bahisle anılan kararın kaldırılarak, ikinci suçun işlendiği 23/10/1994 tarihi ile bihakkın tahliye tarihi olan 07/11/2023 tarihleri arasındaki sürenin aynen infazına dair aynı Mahkemenin 04/11/2015 tarihli ve 2015/492 değişik iş sayılı Kararının infazı sırasında, aynen çektirilmesine karar verilen süreden 4616 sayılı 23 Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla Salıverilmeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair Kanun uyarınca 10 yıllık indirim yapılıp yapılmayacağı hususundaki tereddütün giderilmesi yönündeki Cumhuriyet savcılığının talebinin reddine ve hükümlü hakkında 10 yıllık indirim yapılmasına yer olmadığına dair Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 16/12/2015 tarihli ve 2015/545 değişik iş sayılı Kararı ile ilgili olarak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 05/02/2002 tarih ve 2002/6-43 esas, 2002/151 karar sayılı ilamı ile yine aynı doğrultudaki Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 2002/3808 esas 2002/3655 karar sayılı ilamında yer alan; “Şartla salıverildikten sonra 23/04/1999 tarihinden önce işleyerek mahkum olduğu ve 4616 sayılı Yasanın 1. maddesinin 5. bendindeki kapsam dışı suçlar arasında yer almayan yeni bir suçu nedeniyle şartla salıverilme kararı geri alınanların, gerek şartla salıverilmeye esas gerekse şartla salıvermenin geri alınmasına konu suçlarının her ikisinin birden süre ve diğer koşullar yönünden 4616 sayılı Yasa kapsamında bulunması halinde, TCK”nun 17. maddesi uyarınca şartla salıvermenin geri alınması sonucu aynen çekmeleri gereken bakiye cezalarından 4616 sayılı Yasanın 1. maddesinin 2. bendi uyarınca indirim yapılması gerektiği” şeklindeki açıklama ile Anayasa Mahkemesince iptal edilmiş olsa dahi, suç tarihi iptal tarihinden önce olması nedeniyle hükümlü lehine kazanılmış hak olarak uygulanması gereken 4616 sayılı 23 Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla Salıverilmeye, Dava Ve Cezaların Ertelenmesine Dair Kanunun, 4758 sayılı Kanunla değişik “”Müebbet ağır hapis cezasına hükümlü olanların veya şahsi hürriyeti bağlayıcı cezaya mahkûm edilenlerin ya da aldıkları ceza herhangi bir nedenle şahsi hürriyeti bağlayıcı cezaya dönüştürülenlerin tabi oldukları infaz hükümlerine göre çekmeleri gereken toplam cezalarından on yıl indirilir. İndirim, verilen her bir ceza için ayrı ayrı değil, toplam ceza üzerinden bir defaya mahsus yapılır. Ancak bir kişinin muhtelif suçlarından dolayı cezaları ayrı ayrı tarihlerde verilmiş olsa bile, bu cezaların toplamı üzerinden yapılacak indirim on yılı geçemez.”” şeklindeki 1/2. maddesi nazara alındığında, somut olayda hükümlünün gerek şartla tahliye kararı kaldırılan hükümlülüğe konu cezaya ilişkin suçun gerekse şartla tahliye kararının geri alınmasına neden olan Tosya Asliye Ceza Mahkemesinin 27/06/1996 tarih ve 1995/36 esas 1996/103 karar sayılı ilamına konu suçun, 4616 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden önce işlendiği ve her ikisinin de 4616 sayılı Kanun kapsamına giren suçlardan olduğu, dolayısıyla belirtilen şartları haiz olan hükümlü hakkında şartla tahliyenin geri alınması nedeniyle aynen infazı gereken süreden 4616 sayılı Kanunun 1. maddesinin 2. bendi uyarınca 10 yıl indirim yapılmak suretiyle cezanın infaz edilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 24/02/2017 gün ve 94660652-105-37-270-2017-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;

TÜRK MİLLETİ ADINA

Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 16/12/2015 tarihli ve 2015/545 değişik iş sayılı Kararının 5271 sayılı CMK”nun 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.