Yargitay-1-Ceza-Dairesi-2021-1206-Esas-2021-1072-Karar-Sayili-Ilami


Basit Yaralama – Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2021/1206 Esas 2021/1072 Karar Sayılı İlamı

Esas No: 2021/1206
Karar No: 2021/1072
Karar Tarihi: 11.02.2021

Basit Yaralama – Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2021/1206 Esas 2021/1072 Karar Sayılı İlamı

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hükümde, sanığın basit yaralama suçu işlediği ve mahkum edildiği belirtilmiştir. Temyiz sürecinde, sanığın eyleminin basit kasten yaralama suçu kapsamında olduğu ve cezanın dört aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası arasında olduğu vurgulanmıştır. Bu durumda, 5271 sayılı CMK’nin 251/1. maddesine göre, basit yargılama usulünün uygulanması mümkündür. Ancak, 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle getirilen sınırlama nedeniyle, kovuşturma evresine geçilmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanamaz. Bununla birlikte, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararına rağmen, basit yargılama usulü uygulanabilir dosyalar için yeniden değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir. Maddi ceza hukuku anlamında sanık lehine sonuç doğurabilecek olan basit yargılama usulünün uygulanması zorunlu olduğundan, bu durumda karar bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şöyledir: 5237 sayılı TCK’nin 86/2. maddesi, 5271 sayılı CMK’nin 251/1. ve 251/3. maddeleri, 7188 sayılı Kanun’un 24. ve 31. maddeleri, Anayasa’nın 38. maddesi ve 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi.
1. Ceza Dairesi         2021/1206 E.  ,  2021/1072 K.

    “İçtihat Metni”

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Basit Yaralama
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
    Sanığın yargılama konusu eyleminin, 5237 sayılı TCK’nin 86/2. maddesi kapsamında yer alan “Basit Kasten Yaralama” suçuna ilişkin olduğu, bahse konu eylem yönünden öngörülen ceza miktarının “dört aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası”na ilişkin olduğu anlaşılmakla; 17/10/2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 24. maddesi ile yeniden düzenlenen 5271 sayılı CMK’nin 251/1. maddesine göre, “Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir.” şeklindeki hükme, 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesinde yer alan geçici 5/1-d. maddesi ile “01/01/2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz.” şeklinde sınırlama getirilmiş ise de, Anayasa Mahkemesinin, 19/08/2020 tarih ve 31218 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan, 25/06/2020 tarihli, 2020/16 Esas ve 2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile “…kovuşturma evresine geçilmiş…” ibaresine ilişkin esas incelemenin aynı bentte yer alan “…basit yargılama usulü…” yönünden Anayasaya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiği, böylece “kovuşturma evresine geçilmiş basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden iptal kararı” verildiği anlaşılmakla; her ne kadar Anayasa Mahkemesi kararları geriye yürümez ise de, CMK’de yapılan değişikliklerin derhal uygulanması ilkesi geçerli olsa da, iptal kararının sonuçları itibariyle Maddi Ceza Hukukuna ilişkin olduğu, zira CMK’nin 251/3. maddesinde “Basit yargılama usulü uygulanan dosyalarda sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir” şeklindeki düzenleme gereği maddi ceza hukuku anlamında sanık lehine sonuç doğurmaya elverişli olduğundan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Büyük Dairesinin (Scoppola v İtalya (No: 3 – GC), No: 126/05, 22 Mayıs 2012) kararında belirtildiği üzere, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin “Kanunsuz ceza olmaz” başlıklı 7. maddesi, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası”nın “Suç ve cezalara ilişkin esaslar” başlıklı 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK”nin 7. ve 5271 sayılı CMK’nin 251. maddeleri uyarınca dosyanın “Basit Yargılama Usulü” yönünden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve katılan vekilinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerle 6723 sayılı Kanun”un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun”un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK”un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 11.02.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.