Yargitay-3-Ceza-Dairesi-2019-13279-Esas-2019-21384-Karar-Sayili-Ilami


Kasten yaralama – Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/13279 Esas 2019/21384 Karar Sayılı İlamı

3. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/13279
Karar No: 2019/21384
Karar Tarihi: 21.11.2019

Kasten yaralama – Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/13279 Esas 2019/21384 Karar Sayılı İlamı

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kasten yaralama suçuyla ilgili mahkumiyete dair hükmün açıklanması suretiyle verildiği belirtiliyor. Ancak, gerekçeli karar Tebligat Kanunu’na uygun şekilde yapılmadığından, sanığın temyiz dilekçesi süresinde kabul edilerek yapılan temyiz incelemesinde kararların yeterli olmadığı belirtiliyor. Mahkeme kararlarının inandırıcı ve temyiz denetimine olanak verecek şekilde olması gerektiği, kararın dayandığı tüm verilerin açıkça gerekçeye yansıtılması gerektiği vurgulanıyor. Ayrıca, sanık hakkında denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işlediğinden bahisle hükmün açıklanmasına karar verilmiş olsa da, bu kararın uzlaştırma işlemi nedeniyle geçersiz olabileceği ve bu konunun araştırılması gerektiği ifade ediliyor. Anayasa Mahkemesi kararları doğrultusunda, kanun maddelerinde değişikliklerin yapıldığı ve bu doğrultuda sanığın hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtiliyor. Kanun maddeleri: Anayasa 141/3, 5271 sayılı CMK’nin 34. ve 230. maddeleri, 5237 sayılı TCK’nin 106/1.1. cümle, 86/1., 253/3., 53. maddeleri.
3. Ceza Dairesi         2019/13279 E.  ,  2019/21384 K.

    “İçtihat Metni”

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kasten yaralama
    HÜKÜM : Hükmün açıklanması suretiyle mahkumiyete dair

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Sanığa gerekçeli karar Tebligat Kanunu”na uygun şekilde yapılmadığından, sanığın öğrenme üzerine verdiği temyiz dilekçesi süresinde kabul edilerek yapılan temyiz incelemesinde;
    Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
    1) Anayasa”nın 141/3, 5271 sayılı CMK”nin 34. ve 230. maddeleri uyarınca, mahkeme kararlarının sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet savcısını ve herkesi inandıracak ve temyiz denetimine olanak verecek biçimde olması, Yargıtayın gerekçedeki disiplin işlemini yerine getirmesi için, kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin açık olarak gerekçeye yansıtılması, suçun öğeleri ve kanıtlandığı kabul edilen olayların açıkça gösterilmesi gerekirken, bu ilkelere uyulmadan gerekçesiz hüküm kurulması,
    2) Sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlediğinden bahisle ihbarda bulunulması üzerine, 5271 sayılı CMK”nin 231/11. maddesi gereğince hükmün açıklanmasına karar verilmiş ise de; ihbara konu Hatay 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 02.07.2015 tarih 2015/5 Esas, 2015/405 Karar sayılı ilamında, 5237 sayılı TCK”nin 106/1.1.cümle maddesi uyarınca tehdit suçundan beraat ettiği ve TCK”nin 86/1.maddesinde tanımlanan kasten yaralama suçundan mahkumiyet hükmü kurulduğu, tehdit suçunun uzlaşma kapsamında bulunmaması ve uzlaşma kapsamında bulunan kasten yaralama ile birlikte işlenmesi nedeniyle 5271 sayılı CMK”nin 253/3. maddesi gereğince kasten yaralama suçu hakkında soruşturma aşamasında yapılan uzlaştırma önerisinin geçersiz olduğu anlaşılmakla, mahkemesince ihbara konu ilam hakkında uzlaştırma yapılıp yapılmadığı araştırılarak, uzlaştırma işleminin olumlu sonuçlanmış olması durumunda, sanığın denetim süresinde işlediği başkaca kasıtlı suçlardan mahkum olup olmadığı tespit edilip sonucuna göre, açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanıp açıklanmayacağının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    3) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete”de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas – 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK”nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun”un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun”un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 21.11.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.