Yargitay-3-Ceza-Dairesi-2019-14060-Esas-2019-18948-Karar-Sayili-Ilami


Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/14060 Esas 2019/18948 Karar Sayılı İlamı

3. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/14060
Karar No: 2019/18948
Karar Tarihi: 21.10.2019

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/14060 Esas 2019/18948 Karar Sayılı İlamı

Sanıkların kasten yaralama suçundan cezalandırılmalarına dair verilen karar, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozma istemiyle Yargıtay Ceza Dairesi’ne gönderilmiş. İhbarnamede, kararda bazı hukuki hataların bulunduğu belirtilmiş. Sanıklar hakkında uygulanan cezada, \”silahlı yaralama\” suçunun kabul edilebilecek şartlarının bulunmadığı söylenmiş ve cezada artırım yapılmıştır. Ayrıca, sanıklar ve müştekiye uzlaşma teklifi yapılmadan karar verilmesi, yazılı şekilde karar vermenin isabetsiz olduğu belirtilmiş. Bu nedenle, Elazığ 2. Asliye Ceza Mahkemesi kararı kanun yararına bozulmuştur. Kararda bahsedilen kanunlar; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2, 86/3-e, 62/1 ve 52/2, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253 ve 254. maddeleridir.
3. Ceza Dairesi         2019/14060 E.  ,  2019/18948 K.

    “İçtihat Metni”


    Kasten yaralama suçundan sanıklar … ve …”ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2, 86/3-e, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince ayrı ayrı 3.000,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmalarına dair Elazığ 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 21.02.2019 tarihli ve 2018/977 Esas, 2019/282 Karar sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 18.09.2019 tarihli ve 2019/8637 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27.09.2019 tarihli ve 2019/92782 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
    Mezkur ihbarnamede;
    1) Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığının 18.06.2018 tarihli ve 2018/7306 soruşturma, 2018/3655 Esas, 2018/2706 sayılı iddianamesi ile açılan kamu davasının yapılan yargılaması neticesinde silahla yaralama eylemleri sebebiyle adı geçen sanıkların cezalandırılmalarına ilişkin karar verilmiş ise de; iddianame içeriği, müştekinin tüm aşamalardaki beyanları ve sanık savunmalarında suçun silahla işlendiğine dair herhangi bir anlatım veya iddianın ve gerekçeli kararda da aynı yönde bir kabulün bulunmaması karşısında, hükmolunan cezadan 5237 sayılı Kanun”un 86. maddesinin 3. fıkrası gereğince artırım yapılmak suretiyle sanıklar hakkında fazla ceza tayin edilmesinde,
    2) Sanıkların üzerilerine atılı 5237 sayılı Kanun’un 86. maddesinde düzenlenen basit kasten yaralama suçunun, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinin 02.12.2016 tarihli Resmî Gazete”de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile değiştirilmeden önceki haliyle de, anılan maddenin 253/1-a maddesi gereğince uzlaşmaya tâbi olduğunun anlaşılması karşısında, somut olayda sanıklar ve müştekiye soruşturma ve kovuşturma evresinde usûlüne uygun bir uzlaşma teklifi yapılmadığı cihetle, 5271 sayılı Kanun”un 253 ve 254. maddelerinde 6763 sayılı Kanun’la yapılan değişiklik de nazara alınarak, dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilip, uzlaştırma işlemleri yapıldıktan sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK”nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Müştekinin sanıkların kendisini yumrukla darp ettiklerine dair anlatımına göre olayda uygulanma koşulu oluşmadığı halde sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nin 86/3-e maddesinin uygulanması ve bu hali ile kasten basit yaralama suçunun uzlaşmaya tabi suçlardan olması nedeniyle uzlaşma usulü uygulanmadan karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır.
    Bu nedenlerle, Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünceler yerinde görüldüğünden; Elazığ 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 21.02.2019 tarihli ve 2018/977 Esas, 2019/282 Karar sayılı kararlarının 5271 sayılı 309/4. maddesi gereğince kanun yararına BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.10.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.