TÜRK MİLLETİ ADINA

Oluşa, dosya içeriğine ve Mahkemenin gerekçesine göre; sanıklar … ve …’nin maktul …’a yönelik eylemlerinin; yardım etmek suretiyle kasten öldürme olarak nitelendirilmesi ile Mahkemenin dosya kapsamında bulunan mevcut delillere göre hüküm kurmasında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, tebliğnamenin sanıklar hakkında sübut ve eksik soruşturma nedeniyle bozma öneren düşüncelerine iştirak edilmemiştir.
Sanık … hakkında; maktul …’a yönelik kasten öldürme, sanıklar…hakkında maktul …’a yönelik yardım etmek suretiyle kasten öldürme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine ilişkin, sanıklar müdafiileri ve katılan … vekilinin istinaf yoluna başvurması üzerine istinaf başvurusunun kabulü ile yapılan duruşmasız inceleme neticesinde; “İstinaf başvurusunun esastan reddine’’ dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 21.03.2017 gün ve 2017/257 esas 2017/245 karar sayılı kararında bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık … müdafiinin; TCK”nin 27. maddesi hükümlerinin uygulanması gerektiğine, tahrik nedeni ile yapılan indirimin az olduğuna, sanıklar…müdafiinin; vesaireye katılan vekilinin; sanık … hakkında tahrik bulunmadığından cezadan indirim yapılmaması gerektiğine ilişkin ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle;
1)Sanık … hakkında; maktul …’a yönelik kasten öldürme suçundan kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede;
Maktülden sanığa yönelen ve küfür etmek ve bıçak savurmaktan ibaret haksız tahrik oluşturan eylemi nedeniyle, haksız tahrik nedeniyle asgariye yakın oranda indirim yapılması yerine yazılı şekilde uygulama yapılarak eksik ceza tayini,
2)Sanıklar…hakkında maktul …’a yönelik yardım etmek suretiyle kasten öldürme suçları yönünden yapılan incelemede;
Sanıklar hakkında suça yardım nedeni ile 10 yıldan 15 yıla kadar kadar hapis cezası öngören TCK.nin 39. maddesinin uygulanması sırasında, sanıkların eyleminin niteliği ve suça katkı derecesi dikkate alınarak alt ve üst sınırlar arasında makul bir ceza tayin edilmesi gerekirken yazılı şekilde üst hadden olmak üzere 15 yıl hapis cezasının belirlenmesi suretiyle fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar müdafileri ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükümlerin kısmen tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak BOZULMASINA, aynı Kanunun 304/2-a maddesi uyarınca dosyanın İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilamının bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04.03.2020 gününde oy birliği ile karar verildi.
04/03/2020 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı ……”ın huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanıklar …, …, … müdafii Avukatlar……, …”un yokluklarında 05/03/2020 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.